İnsanlık tarihinin başından bu yana var olan göç kavramı da son yıllarda en çok konuşulan konu başlıklarından birine dönüştü. Küreselleşen dünyanın gerçeklerinden biri olarak kabul edilen göç kavramına ışık tutmak için harekete geçen online yabancı dil öğrenme platformu Preply, dünyanın en çok göç alan ülkelerini araştırdı. Uluslararası Göç Örgütü’nün verilerine göre Amerika Birleşik Devletleri, dünyanın en çok göç alan ülkesi olurken, ABD’yi Almanya ve Suudi Arabistan izledi.
‘DÜNYA’DA 281 MİLYON ULUSLARARASI GÖÇMEN BULUNUYOR’
Uluslararası Göç Örgütü tarafından yayımlanan Dünya Göç Raporu 2022 verilerinde, küresel çapta 281 milyon uluslararası göçmen bulunduğu, bu rakamın 2019’da 272 milyon seviyesinde olduğu kaydedildi. Öte yandan 169 milyon kişinin, göçmen çalışan olduğu belirtildi.
Göç etme sebeplerinin ülkeden ülkeye değişiklik gösterdiğinin kaydedildiği raporda, dünyanın en çok göç alan ülkesi olan ABD’deki göçmenlerin %41,8’in çalışmak, %32,2’si eğitim, %23,2’si ise aile sebebiyle göç ettiğini söylüyor. ABD’yi takip eden Almanya’nın yoğun göçmen nüfusunun kökleri ise II. Dünya Savaşı sonrasında başlatılan sanayi hamlesi ve işgücü anlaşmalarına kadar uzanıyor. Almanya’nın en çok göç aldığı ülkelerin başında Polonya ve Türkiye geliyor.
‘HER 30 KİŞİDEN BİRİ GÖÇMEN’
Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan Preply Avrupa Bölge Müdürü Mustafa Ali Sivişoğlu, “Uluslararası Göç Örgütü, küresel nüfusun %3,6’sının, başka bir deyişle dünya üzerindeki 30 kişiden birinin göçmen olduğuna dikkat çekiyor. Göç ve göçmenlik, bu çağın en gerçek olgularından biri. Tam da bu noktada yabancı dil öğrenmek, daha fazla önem kazanıyor” diye konuştu.
Türkiye’nin pek çok kişi için önemli bir göç rotası olduğunu ifade eden Sivişoğlu, “Türkiye, küresel listede dünyanın en çok göç alan ülkeleri arasında ilk 15’te sıralanıyor. Türkiye İstatistik Kurumu verileri, 2022’de yurt dışından Türkiye’ye göç edenlerin sayısının 494 bin seviyesinde olduğunu kaydediyor. Yurt dışından en çok göç alan şehrin ise İstanbul olduğu görülüyor” dedi.
Araştırmalarının konularından birinin göçmenler için dil öğrenmenin önemi olduğunu belirten Sivişoğlu, “Rusya – Ukrayna arasındaki savaş, 2022’de Türkiye’ye yönelik göçün temel etkeni oldu. Göç, hem göçmenler hem de göç alan ülke toplumları için oldukça karmaşık bir konu. Preply olarak göç kavramının dil ve kültürle doğrudan ilişkili olduğuna dair içgörümüzle, bu bağlantıyı açığa çıkarmak için pek çok kaynaktan yararlanarak göç verilerini inceledik” ifadelerini kullandı.
‘EV SAHİBİ ÜLKE DİLİNDEKİ YETERLİLİK ENTEGRASYONU ARTIRIYOR’
Dil ve kültürün iç içe geçmiş iki kavram olarak, bireylerin kimliklerini ve sosyal etkileşimlerini şekillendirmede önemli rol oynadığını kaydeden Sivişoğlu, sözlerini şu ifadelerle sonlandırdı:
“Akademik literatür, göçmenlerin göç ettikleri ülkeye uyum sağlama sürecinde dilin oldukça önemli bir etken olduğunu gösteriyor. Ev sahibi ülke dilinde yakalanan yeterliliğin hem işgücü piyasası hem de sosyal entegrasyonu artırdığı biliniyor. Bu sebeple özellikle gelişmiş ülkeler, göç ve entegrasyon politikalarını dili de kapsayacak biçimde tasarlıyor. Kanada, Fransa, Almanya, Norveç, İsveç gibi ülkelerde göçmenler dil kurslarından avantajlı bir biçimde yararlanabiliyor. Öte yandan özellikle başka bir ülkeye çalışmak için gönüllü göç eden kişiler, o bölgenin yerel diline uyum sağlamak için online dil kurslarını tercih ediyor. Preply olarak online İngilizce kursu, online Almanca kursu, online Fransızca kursu gibi seçeneklerimizle, 50 dilde, 32 binden fazla nitelikli dil öğretmenini 1 milyonu aşkın yabancı dil öğrencisiyle buluşturuyoruz.” (HABER MERKEZİ)